OUR PROJECT
Nonreligious Beliefs and Practices in Türkiye: Nonreligious Quests in the Changing Social Structure
Drawing on empirical data from seven different cities in Türkiye, this study will examine how and why nonreligion has emerged in Türkiye. It particularly will focus on the ways in which social dynamics form and shape nonreligion in Türkiye.
To date, Turkish society has been generally known as 99% Muslim, and the majority of which is considered conservative. Moreover, it has been ruled by the Justice and Development Party government for the last 20 years, which is known to be its Islamist and conservative inclinations. Despite the overt conservative policies, there have been speculations about a surprising increase in nonreligion in general public opinion. It has also been speculated that non-religion is not anymore reserved domain of secular sections but increasing numbers of sympathizers are seen even among the children of conservative Muslim families. Thus, related to deeper social dynamics the subject matter deserves scholarly attention, exploratory scientific research methods.
At first glance, this phenomenon may seem to be related to a proportionally small and marginal segment of Turkish society. However, this segment consists of groups that have close contact with intellectual developments in the West; have high cultural capital, and have high public visibility and influence in Türkiye. That is to say, non-religious individuals weigh more important than their numerical presence. Indeed, nonreligion emerges as one of the most crucial, if not dominant positions in the relevant public discourses and social positions. Many controversial issues such as ‘Halal food certificates‘, ’raising a religious generation, ’religion section in previous Turkish identity cards, sexual preferences, abortion discussions and embryo research are discussed in the context of nonreligion. Nonreligion provides the primary hegemonic position in these debates.
In the context of the increasing presence of nonreligion both in the world and in Türkiye, understanding the underlying dynamics will contribute to the cutting edge literature and our social life in many spheres ranging from politics to education, health, legal system and fundamental rights and freedoms.
In this research project, we propose to conduct field research that employs both qualitative and quantitative methods. The fieldwork will compose of four phases: participant observations, semi-structured interviews in the largest cities of the seven regions in Türkiye, and focus groups. In the last phase, we aim to conduct an online survey.
Türkiye’de Lâdini İnançlar ve Pratikler: Değişen Toplumsal Yapıda Din Dışı Arayışlar
TÜBITAK (SOBAG) destekli bu araştırma projesinin konusu Türkiye’de lâdini inançların (nonreligion) ortaya çıkış nedenleri ve bunun arkasında yatan toplumsal dinamiklerdir.
Bugüne kadar genellikle % 99’u Müslüman ve büyük çoğunluğu muhafazakar olarak bilinen üstelik neredeyse son 20 yıldır da İslamcı ve muhafazakar olarak kabul edilen Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı tarafından yönetilen Türkiye toplumunda lâdini inançların arttığına ilişkin çeşitli gözlemler ve spekülasyonlar yapılmaktadır. Lâdiniliğin muhafazakar kesimden ailelerin çocukları arasında dahi yaygınlaştığı iddia edilmektedir. Daha derin toplumsal dinamikleri olabilecek bu konu özellikle nitel araştırma yöntemlerinin benimsendiği keşfedici bilimsel bir araştırma ile yakından irdelenmeyi hak etmektedir.
Konu, ülkemizde genele kıyasla sayısal olarak küçük ve ilk bakışta marjinal bir kesim ile alakalı gibi görünebilir. Ancak bu kesim Batı’daki entelektüel gelişmeler ile yakın teması olan, kültürel sermayesi yüksek, kamusal görünürlüğü ve etkisi güçlü gruplardan oluşmaktadır. Dolayısıyla, bu niteliği bu grubu sayısal ağırlığından daha önemli bir hale getirmektedir. Öyle ki lâdinilik, Türkiye’deki en önemli kamusal tartışmalarda başat pozisyonlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. “Helal gıda sertifikasından”, “Dindar nesil yetiştirme” söylemine, eski nüfus cüzdanlarındaki din hanesinden, cinsel tercihlere, kürtaj tartışmalarından embriyo araştırmalarına kadar birçok konu, lâdini argümanlar ekseninde tartışılmaktadır. Hatta lâdinilik bu argümanlardaki öncelikli kurucu pozisyondur. Buna ek olarak lâdiniliğin son yıllarda dünyadaki ve Türkiye’de artışı da göz önüne alınırsa; bu meselenin dinamiklerinin anlaşılması eğitimden, sağlığa, hukuksal düzenlemelerden, temel özgürlüklere kadar bir çok alanda yapılan tartışmalara katkıda bulunacak ve sosyal politikalar oluşturulmasına hizmet edecektir.
Araştırma kapsamında ülkemizdeki yedi bölgenin en büyük illerinde gözlemler yarı yapılandırılmış derinlemesine görüşmeler, odak grup görüşmeleri ve en son olarak da çevrimiçi anket çalışması ile veri toplanması amaçlanmaktadır.